29 Ağustos 2013 Perşembe

Ekmeği taze tutmanın yolları

ekmeği_taze_tutmanın_yollariFırıncılar Federasyonu verilerine göre,her gün 6 milyon ekmek israf ediyoruz.
 
Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin halk ekmek fabrikası olan Bursa Ekmek ve Besin Sanayi AŞ (BESAŞ) Mustafa Bektaş, katkı maddesi kullanılmadan üretilen bir ekmeğin normal koşullarda taze kalma süresinin yaklaşık 36 saat olduğunu söyledi.Ekmeğin dilimlenerek tüketilmesinin de bayatlamayı geciktirdiğini ifade etti.
Ekmeğin yeterince soğuduktan sonra aşırı nem kaybına meydan verilmeden ambalaj yapılması gerektiğine dikkat çeken Bektaş, ekmeğin küflenmemesi için buharlaştırılmaması gerektiğini ve dilimlenerek tüketilmesinin bayatlamayı geciktirdiğini kaydediyor.
 
Bektaş, soğuk ekmeğin de 'bayat ekmek' anlamına gelmediğini, ısıtıldığında tekrar yumuşaklığını ve lezzetini kazanacağını ifade ediyor ve ev hanımlarına şu tüyoları veriyor: "Kuruyan ekmeği canlandırmak için bir tencereye az miktar su koyun ve kaynatın.
 
Su buharı çıkmaya başladığında tencerenin üzerine bir süzgeç yerleştirin ve kuru ekmekleri koyun. Buhar ekmeğe yavaş yavaş nüfuz ettikçe ekmek kaybettiği nemi alacak ve yenilecek kıvama gelecektir.
 
Ekmek kesinlikle açıkta bırakılmamalıdır. Ekmek yeterince soğumadan torbaya konursa buhar nedeniyle küflenir.
 
Ekmek tüketilirken, bazı kişiler kabuğunu sevdikleri için veya ekmek içi sıcakken hamur olduğundan önce ekmeğin kabuğunu koparıp yerler, bu durumda ekmek daha kolay bayatlar.
 
Çünkü su kaybı kolaylaşır, kurur, kolayca ufalanır.Ekmeği bozulmadan buzdolabında saklayabiliriz. Böylece küflenmesini önlemiş oluruz. Ancak tazeliği doğal olarak azalacaktır. Bu ekmekler yine kızartılarak veya ısıtılarak rahatlıkla yenebilir.
 
Eğer derin dondurucumuz varsa ekmeği -21 derecede taze olarak uzun süre saklayabiliriz."
TRT haber

Boşanma davalarında ilk kez düşüş görüldü

bosanma_davalarinda_dusme_gorulduAdli Sicil İstatistik Genel Müdürlüğü verilerine göre, 2012 yılında boşanma davalarında ilk kez yüzde 5.1 düşüş tesbit edildi. 
2006 Yılından'dan beri ilk kez düşüş görüldü. 
Adli Sicil kayıtlarına göre, ilk sırayı “çekişmeli” boşanma davalarının aldığı boşanma istatistikleri 2006’dan bu yana şu seyiri izledi: 
 
İLK KEZ DÜŞÜŞ VAR
 
Yıl         Açılan dava sayısı
-----      -----------------
2006     155 bin 182
2007     166 bin 271
2008     175 bin 173
2009     194 bin 959
2010     201 bin 053
2011     200 bin 767
2012     190 bin 564
 
EN FAZLA BOŞANMA NEDENİ OLARAK
2012 yılı istatistik verilerine göre boşanma davalarında ilk sırayı “çekişmeli” boşanma davaları ikinci sırayı “anlaşmalı” davalar, üçücü sırayı “terk” davaları, dördüncü sırayı ise “aldatma” davaları çekiyor. Davalarda beşinci sırayı “fiili ayrılık”, altıncı sırayı “ortak hayatın yeniden kurulamaması”, yedinci sırayı “onur kırıcı davranış”, sekizinci sırayı ise “akıl hastalığı” nedeniyle boşanma davaları çekiyor. (Hürriyet)
 

Çağatay ve Hazal'ın kilo rekabeti

cagatay_ve_Hazal_kilo_verme_yarisiBaşarılı oyunculuk performanslarıyla büyük bir hayran kitlesine sahip olan Çağatay Ulusoy ve Hazal Kaya verdikleri kilolarla adeta eriyip muma döndüler.
 Bu sezon rakip olacak olan ikili yeni projeleri için verdikleri kilolarıyla çok konuşulmaya başladı. Çağatay Ulusoy 10 kilo, Hazal Kaya ise 8 kilo zayıflamış. Şeker hastası olduğu için çalışmadığı dönemde çok kilo aldığını belirten Hazal Kaya, yaptığı sıkı diyetle aç kalmadan kilolarından kurtulduğunu ifade ediyor.
Diyettinde şeker, unlu gıdalar, kırmızı et, yağ ve baklagilleri ağzına sürmeyen güzel oyuncu 
Hazal  Kaya, akşam 19.00’dan sonra hiçbir şey yemeyerek hedefine ulaşmış. Ayrıca güzel oyuncu haftanın 4 günü tenis oynayarak kısa sürede eski formuna kavuştu.
YAKIŞIKLI OYUNCUYU İSE MISIR PÜSKÜLÜ ZAYIFLATTI
Yaklaşık bir yıldır spor yapan Çağatay Ulusoy’un formunu, bir dönem Sezen   Aksu’nun da mutfağından eksik etmediği mısır püskülüne borçlu olduğu ortaya çıktı. Ulusoy, mısır püskülü, kiraz sapı ve avokado yaprağından oluşan bitkisel çay kürü sayesinde 10 kilo verdiğini söylüyor. ..



28 Ağustos 2013 Çarşamba

Serdar Ortaç, Chloe Loughnan’la nişanladı

serdar-ortac-ve-chloe-loughnan1Güzel ilimiz Muğla’nın Bodrum ilçesindeki Clup Dedikodulu’da sahne alan Türk Pop Müziği’nin sevilen isimlerinden Serdar Ortaç, sahnede Chloe Loughnan’la nişanlandığını açıkladı.
“BEN DE SONUNDA NİŞANLANDIM”
Nişanlısı Chloe Loughnan’ın en çok sevdiği şarkı olan “İşim olmaz’la başlayan Ortaç’a dansçılar da eşlik etti. Şarkıları arasında kendini dinleyenlerle sohbet de eden Ortaç, “Aranızda kaç kişi evli?” diye sordu. Konuşmasına “İyi yaptınız. Beni de kendinize benzettiniz. Ben de sonunda nişanlandım. Chloe, annesi ve halası da burada.” Beni dinliyorlar diye devam eden Ortaç, en popüler şarkılarını söyledi. Serdar Ortaç, konserinin sonunda uzun süre alkışlandı.

kaynak:habergazetesi

Stres, terleme ve gerginliğin çaresi!


menopoz_doneminde_stres_atesbasmasi
Dr. Ömer Coşkun, aslanpençesi bitkisinin kadın hastalıklarına iyi geldiğini ve menopoz döneminde görülen stres, terleme, gerginlik ve ruhsal sıkıntı gibi sıkıntıları giderdiğini söylüyor.
  Aslanpençesinin yağ asitleri, selüloz, etken madde, gliko protein, tanen gibi maddeler içeren şifalı bir bitki olduğu söyleyen Dr. Coşkun, "Aslanpençesinin bine yakın türü bulunmaktadır. Ilıman iklimlerin etkin olduğu neredeyse her ülkede yetiştiriciliği yapılmaktadır. Boyu 35-50 santim arasında değişmektedir. Çiçekleri sarıdan yeşile doğru farklılık gösterir. Uzun yıllardan beri bitkisel tedavide etkin olarak kullanılır. Halk arasında harmani otu, pelerin otu, şebnem otu, aslanyağı otu olarak da bilinmektedir" dedi.
Aslanpençesi bitkisinin kadın hastalıklarına iyi geldiğini ifade eden Dr. Coşkun,"Menopoz döneminde görülen stres, terleme, gerginlik, depresif, ruhsal sıkıntılı gibi durumları minimuma indirger. Aynı zamanda kadın hastalıklarından biri olan adet düzensizliğine de iyi gelir" dedi.
Aslanpençesi bitkisinin çayının içilebileceğini  söyeyen coşkun , "Aslanpençesi çayı kadın hastalıkları için çok faydalıdır. Bir bardak kaynar suya bir tatlı kaşığı aslanpençesi otu eklenerek 5 dakika demledikten sonra içebilirsiniz. Aynı zamanda bebek sahibi olmak isteyen kadınlar her gün aslanpençesi çayı içmelidir. Kas hastalarına ve adet düzensizliğine de iyi gelen bir bitki türüdür"dedi..
Kaynak: İHA

Sağlıklı bir hamilelik için dikkat

saglikli_hamilelik_icin_bunlara_dikkat

Kadın Hastalıkları Doktorları sağlıklı bir hamilelik geçirmek için anne adaylarını uyarıyorlar.Lütfen dikkatlice okuyun bunlar sizin içinde bebeğiniz için de çok önemli.Öncelikle gebe kalmayı planladıktan aylar öncesinden sigarayı bırakmak, kapsamlı bir sağlık kontrolünden geçmek, ve folik asit desteği almak çok önemli...
    Psikolojik durum da çok önemli. Anne ve baba adaylarının psikolojik açıdan tam anlamı ile çocuk sahibi olmaya hazır olmaları, herhangi bir psikolojik rahatsızlık nedeni ile tedavi görüyor olmamaları gerekmekte. Kapsamlı bir sağlık kontrolünden geçin. Toplumumuzda sıklıkla gebeliği komplike edebilecek hastalıklar arasında kansızlık, şeker hastalığı, guatr, kalp romatizması ve doğuştan kalp kapak sorunları gelmektedir. Ayrıca kızamıkçık, suçiçeği, kabakulak, herpes, toksoplazma ve brusella gibienfeksiyon hastalıklarının bazıları da oluşacak gebelik için çok ciddi riskler oluşturur. Bu enfeksiyonlar erken gebelik döneminde geçirildiğinde bebeğin sakat kalmasına yada gebeliğin düşükle sonlanmasına neden olabilecek enfeksiyonlardır. Gebeliğin ilerleyen aylarında diş ve dişeti üzerindeki olumsuz etkileri de iyi bilinmektedir. Bu nedenle gebelik planlayan bir kadın diş kontrolünü ihmal etmemeli, var olan diş sorunları gebelik öncesinde giderilmeli...
    Gebelik öncesi düzenli çalışma ve dinlenme saatleri, uyku saatlerinin yeterli ve uygun koşullarda olması, sigara ve alkol tüketiminin olmaması ve yoğun sigara dumanı olan yerlerde zaman geçirilmemesi önemli. Sigara, bilindiği gibi tüm olumsuz etkilerini damar sistemi üzerinden göstermektedir. Bebeği anne ile ilişkilendiren, onun beslenmesini, oksijenlenmesini sağlayan ve atıklarını boşaltan sistem olan plasentanın tamamen bir damar sistemi olduğu düşünüldüğünde sigaranın gebelik üzerindeki zararları açıkça görülmektedir. Doğurganlık çağında bir kadının hiç sigara içmemesi ideal olmakla birlikte en azından gebeliğin fark edilmesi ile birlikte hemen sigara kullanımı bırakılmalı...
 Birde ideal  kiloda hamile kalınmasıönemli. Kadınlarda ortalama ideal vücut kitle indeksi 20-25 arasında. Gebelik öncesi bu sınırlar içerisinde olan yada en azından buna yakın değerlerde olan kadınların gebelikte kilo kontrolü ve kilo sorunlarına bağlı komplikasyon oranları daha az .


AKSİNE BALIK YAĞI ŞİŞMANLATMAZ KİLO VERMEYE YARDIMCI !

balik_yagi_omega-3-

   Balık yağı sanıldığı gibi şişmanlatmaz. Aksine yağ yapımını azaltarak yağ depolanmasını önlüyor. Üstelik insülin direncini düşürerek zayıflamaya yardım eder.
 Balık yağının her derde deva 
  Evet, yanlış anlamadınız  balık yağındaki omega yağ asitleri sağlıklı yaşamın temel maddelerinden biri. Omega 3 yağ asidi hayvansal gıdalarda ve bitkisel gıdalarda da  var. Ancak  şimdiki gibi gün yüzü görmemiş, ayağı toprağa basmamış, börtü böcek yememiş, güneş görmemiş tavuklarda omega 3 miktarı yok denecek kadar az tabiki.
Peki dışarıdan takviye olarak mı almamız lazım? 
    Yaylarlarda yetişen hayvansal kaynaklar ile besleniyorsanız ya da haftada 2 gün balık yiyebiliyorsanız takviye destek almanıza tabiki  gerek yok.Ama  hem kilo vermek hem de sağlıklı kalmak istiyorsanız omega 3 takviyesi almanızda fayda var. Erişkinler en az 500-100 mg balık yağı alınmalı. Kalp hastaları, depresyon, romatoid artrit gibi kronik hastalıklar için doz 3000 mg’a kadar yükseliyor. En iyi etkiyi sağlayabilmek için omega 6’dan zengin (mısır, ayçiçeği, soya, pamuk) tüketimi iyice azaltmak gerek.
Balık yağı kullanırken nelere dikkat etmeliyiz?
   Önce alınan balık yağının ne kadar aktif madde  içerdiğine bakılmalı. Örneğin kapsül 500 miligramdır ama yalnızca 100 miligram aktif madde içeriyordur. Sıvı balık yağları kapsüllere oranla daha fazla aktif madde içerir. Kullanılan balık yağının ağır metal taramasından geçip geçmediği mutlaka sorgulanmalı. Balık yağı sıcak ve ışık gören yerlerde tutulmamalı.


İdrar kaçırmanın nedenleri beyinle ilgili olabilir

idrar_kacirmanin_nedeni_beyinde_olabilir

Celal Bayar Üniversitesi  Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Talha Müezzinoğlu, yaşam kalitesini düşüren idrar kaçırma şikayetiyle kendini gösteren bir takım nörolojik mesane hastalıklarının toplumda yaygın olduğunu ifade etti. "Beyinle ilgili olan idrar şikayetleri oldukça karmaşık bir durum. Biz bunları ameliyat ile kesin olarak düzeltemesek bile semptomlarını ortadan kaldırabiliyoruz" diye söyledi.
İdrar kaçırmanın nedeni beyinde olabilir
Talha Müzezzinoğlu, idrar kaçırma tedavisinin herhangi bir ameliyat veya ilaçla mümkün olmayan hastalarda Temiz Aralıklı Kateterizasyon  tedavi yöntemini uyguladıklarını ifade ediyor.
Böylelikle hastanın sıvı alma seviyesine göre istediği sıklıkta idrarını boşaltabildiğini söyleyen Müezzinoğlu, "Ondan sonra 3-4 saatlik rahat, idrar kaçırmadığı bir dönem oluyor. Bu nörolojik, beyinle ilgili idrar şikayetleri oldukça karmaşık bir durumdur. Biz bunları ameliyat ile kesin olarak düzeltemesek bile semptomlarını ortadan kaldırabiliyoruz" dedi.
Müezzinoğlu, bu sayede hastanın daha rahat bir şekilde toplum içerisine çıkmasını, yaşam kalitesinin artmasını sağlamış olduklarını kaydetti.


Adriana Lima günlük haliyle şaşırtıyor!

adriana_lima_gunluk_haliyle_sasirtiyor   



 Victoria's Secret mankenlerinin en ünlülerinden biri olan Adriana Lima, davetlerde ve defilelerde seksi ve iddialı görünümüyle dikkat çekiyor.Ancak Lima'nın günlük hayatındaki hali çok çok farklı. 
 
  Geçtiğimiz günlerde kocası Marko Jaric ve iki çocuğuyla Los    Angeles'ta yürüyüş yapan Lima, sade doğal görünümüyle ilgi çekti.    Herzaman ki gibi sempatik ve sevecen haliyle beğenleri topladı.
 

Sinem Kobal bu diyetle zayıflamış!

sinem_kobal_diyeti

Ekranların sevilen ve aranan sevimli  ünlü oyuncusu Sinem Kobal’ın sanıldığı gibi üzüntü nedeniyle değil, yaptığı çorba diyetiyle zayıfladığı ortaya çıktı...
Nişanlısı Arda Turan'la ilişkisini bir dargın bir barışık sürdüren Sinem Kobal geçtiğimiz gün bir arkadaşının düğününde göründü. Aşırı derecede zayıfladığı görülen Kobal'ın evliliğinin ertelenmesi ve ayrılığın gündeme gelmesinden dolayı üzüntüden zayıfladığı öne sürülmüştü. Ancak güzel oyuncunun bir aydır sıkı bir diyette olduğu öğrenildi.

3 ÖĞÜN ÇORBA İÇİYOR

Sinem Kobal, zayıflatan çorba tarifiyle fazla kilolarından kurtularak 1 ayda 5 kilo vermiş. Lahana, soğan, domates, yeşil biber ve maydanozdan oluşan çorba oldukça vitaminli. Her acıktığında bu çorbadan içen oyuncu ekmek, tuz ve şekeri de hayatından çıkarmış. Kobal, önümüzdeki ay sır gibi sakladığı bir sinema filmi için kamera karşısına geçecekmiş.


27 Ağustos 2013 Salı

Puding şelalesi



Malzemelerimiz :
3  adet yumurta
125 gr yumuşak margarin
1/2 su bardağı (85 g) toz şeker
1 çay bardağı (35 g)  Kakao
1 su bardağı (100 g) un
1 adet  şekerli Vanilin
1 adet  Hamur Kabartma tozu
1/2 çay bardağı  süt
Arzuya göre limon veya portakal kabuğu rendesi

İç Malzemeler :
1 adet Çikolatalı Bademli Puding
2,5 su bardağı (500 ml) süt

Hazırlanışı:
Pudingi 2,5 su bardağı  süt ile, tarifine göre pişirelim.Piştikten sonra  ocaktan alıp arada karıştırarak soğumasını sağlayalım.
Yumurta ve şekeri derin bir kabda , yaklaşık 3 dakika mikser ile çırpalım. Üzerine margarin, kakao, un, şekerli vanilin ve hamur kabartma tozunu ilave edip, homojen oluncaya kadar yaklaşık 1-2 dakika daha karıştıralım. 24 cm çapında yağlanmış kelepçeli kalıba, hamurun yarısını döküp, üzerini spatula ile düzeltip ve pişmiş pudingi yayalım.
Kalan hamura yarım çay bardağı sütü ilave edip karıştırıralım ve pudingin üzerine dökelim. 175°C’ye ısıtılmış fırında 15 dakika pişirin. Daha sonra fırın ısısını 160°C’ye düşürüp, 15 dakika daha pişirmeye devam edelim. Fırından çıkardıktan 10 dakika sonra kalıbı açalım. Soğuduktan sonra, dilimleyerek servis yapabilirsiniz.Afiyet olsun.....


Kakaonun inanılmaz yararlarını biliyormusunuzı!

cikolata-girl_kakao_guzellestiriyor
Birçoğumuzun vazgeçilmez ve tek aşkı olan çikolatanın ham maddesi olan kakaonun, sağlık dağıttığını biliyor musunuz? 
 
Birtek  kokusuyla dahi mutluluk hormonunu harekete geçirebilen kakaonun tatlı ve sağlıklı dünyasına doğru keyifli bir yolculuğa ne dersiniz!
 
* Stresle mücadeleye karşı en yararlı element olan potasyumu içinde bulunduruyor 
* İçinde bulunan antioksidanlar kanserle mücadelede müthiş etkili.
 * Zengin bir kalsiyum kaynağı olan kakao, güçlü kemiklerin oluşmasını destek.
 * Kalbi kuvvetlendiriyor.
 * Toz haline getirilerek suyla kaynatılıp içilebildiği gibi, pasta, kek ve çeşitli tatlıların imalatında da geniş miktarda kullanılan kakao, böbreklerde su ve tuzun emilmesini engelleyerek idrarı arttırıyor.
 * Vücudumuza zindelik ve uyanıklık verir.
 * Hazmı kolaylaştırır.
 * Vücuttaki zehirlerin dışarı atılmasını  yani bir nevi detoks etkisi sağlar.
 * Kakao, çok miktarda bakır içerir. Bakır, vücudun demiri absorbe etmesine yardımcı oluyor. Bu da cilde, damarlara ve dokulara faydalı . Bağışıklık ve üreme sistemi için faydalı demir ve çinko kakaoda bolca mevcut.
 * Vücutta yer alan iç organ kaslarını gevşeterek damar tıkanıklıklarını engeller, bronşları genişletir.
 * Yağı sayesinde güneşin zararlı ışınlarının engellenmesi amacıyla cilde sürülerek güneş yağı olarak kullanılabilir. Ayrıca, yumuşatıcı özelliği sayesinde cilt çatlaklarına pamukla sürülerek yumuşatılabiliyor.




Ofis makyajı yapmanın incelikleri..

ofis_makyajinin_incelikleriPürüzsüz bir görünüm için 
 
Fondötenler,primer, kapatıcılar ve pudralar ofis makyajının vazgeçilmezleridir..
 
Eğer gözenekli cildiniz varsa fondöten uygulamadan önce bir primer ya da kapatıcı ile gözenekleri kapatmalısınız. Kapatma işlemi fondötenin cildinizde daha uzun süre kalmasını sağlayacaktır.
 
Yağlı bir cilde sahipseniz yağsız fondöten kullanmanızda fayda var. Diğer malzemelerin de yağsız olmasına dikkat edin.
 
Yağlı ciltler daha çok bakım ister. İçerisinde su yosunu gibi içerikler yağ dengeleyiciler bulunan temizleyiciyle cildinizi temizleyin ve ardından matlaştırıcı bir ürün kullandığınızda cildiniz makyaja hazır hale gelir.
 
Eğer  cildiniz kuru ise cildinizin nemlenmesi için aşırı yağlı ürünleri seçmenize gerek yok. Bunun yerine içinde pırıltı bulunan primer kullanarak cildinizin ışıldamasını sağlayabilirsiniz. Nemlendiriciniz ise yağsız olması gerekir.
 
Unutmamalı ki, fondöten kapatıcı değildir...İlk  önce kapatıcı daha sonra fondöten uygulayın. Kuru ciltler için parıltılı fondöten, gözenekli cildiniz varsa likit fondöten kullanın. Uygularken fırça, sünger ya da parmaklarınızı kullanabilirsiniz. Sonrasında rahatlıkla pudra ponponuyla, şeffaf pudra uygulayabilirsiniz. Yanaklar, alın ve burun bölgesine ağırlıklı olarak uygulayın.
Gözlerde rahat bakış
Gri ve boz kahverengi gibi göz farları ideal. Göz kapaklarınızı  tonik ile temizleyin, kuruduktan sonra farınızı sürün. Farın gün boyu aynı etkiyi göstermesi için şeffaf pudra uygulayabilirsiniz. Siyah veya kahverengi maskara ile de kirpiklerinizi daha belirginleştirebilirsiniz.
 
Yumuşak dudaklar
 
Dudak makyajı öncesinde dudaklarınızı nemlendirin. İnce fırça ile ruju uygulayın. Doğal dudaklar için açık renkleri tercih edebilirsiniz. Rujdan sonra iki dudağınızın arasına peçete koyarak fazlalıkları alın. Sonrasında şeffaf pudrayı dudaklarınıza uygulayabilirsiniz.


26 Ağustos 2013 Pazartesi

Sarmısak akciğer kanserinden koruyor

Sarmısak akciğer kanserinden koruyorHaftada iki kez sarmısak yiyenlerin akciğer kanserine yakalanma riskinin azaldığı belirlendi.

Haftada iki kez sarmısak yiyenlerin akciğer kanserine yakalanma riskinin azaldığı belirlendi.
 
Çin'de yapılan bir araştırma, haftada iki kez çiğ sarmısak tüketenlerin akciğer kanserine yakalanma riskinin yüzde 44 azaldığını gösterdi. 
 
Vücuttaki iltihabı giderdiği ve antioksidan görevi gördüğü bilinen sarmısağın, sigara içenlerde ya da dumana maruz kalanlarda bile riski yaklaşık yüzde 30 azalttığı belirtildi. 
 
Pişmiş sarmısağın aynı etkileri sağlayıp sağlamadığıysa henüz bilinmiyor.  
 
Araştırma, "Cancer Prevention Research" dergisinde yayımlandı.
 
A.A
 
 

Gözaltı Sarkmaları İçin Özel Formül

gozalti_sarkmalari_icin_ozel_bir_formul

Yaşlılık belirtilerinin başında gelen gözaltı şişkinlikleri ve sarkmaları için en etkili ilaç Kuşburnu…

Kadınlarında erkeklerinde en büyük korkusudur genç yaşta yaşlı bir görüntüye sahip olmak. Yaşlılık belirtilerinin başında da gözaltı sarkmaları gelir. Gözaltındaki deri cildimizin en hassas kısmını oluşturur. Bu yüz bu bölgenin çok ayrı bir bakıma ihtiyacı vardır.
Gözaltı sarkmalarına kolay kolay hiçbir kozmetik ürün iyi gelmiyor. Ya önceden önleminizi alacaksınız ya da sarkmalar oluşmaya başladıktan sonra en iyi ve kesin çözüm olan estetik operasyon yaptıracaksınız.
Krem alıp kullanmak insanların kolayına geldiği için doğal yöntemleri es geçerler. Hâlbuki her şeyin çaresi doğada var. Gözaltı sarkmalarının da en iyi ilacı doğa da bol miktarda bulunan Kuşburnu…
İşte evde kendi başınıza kolayca yapabileceğiniz bakım kürü tarifi;
Bir miktar kuşburnu suda kaynatılarak koyu bir losyon haline getirilir, süzülür. İçine iki parça pamuk daldırılıp gözaltındaki sarkan kısımlara yerleştirilir. Sırtüstü yatarak bir süre beklenir. Bu uygulama şişi azaltır, cildi sıkıştırır. Düzenli yapılırsa problemi tamamen yok eder.
 
kadinveguzellik.com

Emziren Annelerin Dikkat Etmesi Gerekenler

emziren_annelerin_dikkat_etmesi_gerekenlerYeni doğum yapan ve çocuk emziren annelerin artık beslenmelerine her zamankinden çok daha fazla dikkat etmeleri gerekmektedir. Çünkü artık düşünmeleri gereken bir de bebekleri bulunuyor.

Uzmanlar lohusa annelerin beslenme alışkanlıklarını gözden geçirip artık çok daha dikkatli ve özenli davranmaları gerektiğini vurguluyor. Emziren annelerin sütlerinin artması için çok fazla yemek yerine dengeli beslenmeleri yeterli olacaktır.
Anne sütü bebeğin hem sağlıklı olması, tüm besin öğeleri gereksinimini karşılaması, kolaylıkla sindirilebilir ve enfeksiyonlara karşı koruması açısından yeri doldurulamaz bir besindir. Çocukların özellikle ilk altı ayında sadece anne sütü ile beslenmesi çocuğun metabolizmasının güçlenmesinde çok önemli bir rol oynar.
Emzirmede annenin salgıladığı süt, aldığı besinlerin bir ürünüdür. Süt salgısı için gerekli besinler annenin kendi gereksinmesine ek sayılmalıdır. Yeni doğan bebeğin beslenmesi için annenin salgıladığı sütün enerjisi ve besin öğeleri, annenin yedikleri ile kendi vücudundaki depolardan sağlanmaktadır. Emziren bir annenin beslenmesindeki amaç, kendi fizyolojik gereksinmelerini karşılayarak, vücudundaki besin yedeğini dengede tutmak ve salgılanan sütün gerektirdiği enerji ve besin öğelerini karşılamaktır. Emzikli kadınlar için enerji ve besin öğeleri gereksinmeleri kişisel özelliklere göre farklılık gösterir.
Emziren annenin enerji, protein ve kalsiyumdan zengin beslenmesi gerekir, ayrıca annenin su ihtiyacı da artar. Çünkü emzirmek vücudun sıvı ihtiyacını arttırır. Anne günde en az 10 su bardağı sıvı almalıdır. Kalsiyum yönünden zengin olan süt, yoğurt ve peynir belirtilen miktarlarda düzenli olarak tüketilmelidir.
Her gün 1 adet yumurta ve 1 porsiyon etli sebze yemeği veya kuru baklagil yenilmelidir.
Kuru fasulye, nohut, mercimek ve bulgur içeren yemekleri; portakal, mandalina, domates, maydanoz, yeşilbiber, taze soğan gibi C vitamini yönünden zengin sebze ve meyvelerle birlikte tüketilmelidir.
D vitamini besinlerde bulunmaz. Ancak güneş ışınlarının doğrudan cilde yansıması ile sağlanır. Bu nedenle emziren anne güneşlenmeye özen göstermelidir.
Yemeklerde mutlaka iyotlu tuz kullanılmalıdır. Doğal besinlerde yeterince alınamayan iyot, ancak iyotlu tuz kullanımıyla anne sütünden bebeğe geçer.
Kuru meyveler ve kuru yemişler yoğun enerjileri yanında, demir ve kalsiyum gibi minerallerden de zengindir. Ağırlık kontrolü de yapılarak bu besinler tüketilebilir.
 
kadinveguzellik.com
 

Parmak Arası Terliklere Dikkat

1
Son dönelerde kullanımları artan parmak arası terliklerde yapılan araştırmaya göre 18 bin bakteri yaşıyor.

Yaz aylarının ve sahil kentlerinin vazgeçilmez sandaletleri parmak arası terlikler risk taşıyor. Özellikle küçük çocukların parmak arası terlik giymemesi gerektiğini söyleyen uzmanlar yetişkinleri de parmak arası terlik konusunda uyardı.
Normal ayakkabı sağdan ve soldan ayaları destekler ve dışarıdan gelecek darbelere karşı korur. Fakat parmak arası terliklerde bu koruma yoktur. O yüzden dışarıdan gelecek her türlü darbeye açık durumdadırlar. Tabanları da oldukça ince olan bu terlikler ayağı oldukça çok rahatsız edebilir.
Parmak arası terliklerin parmak arasına gelen kısmı uzun süre giyildiği takdirde ayağınızı ve parmaklarınızı rahatsız etmeye başlar. Özellikle parmak arasına gelen kısmın yapacağı sürtünme neticesinde parmak aralarınızda yaralar oluşabilir.
Özellikle sahillerde giyilen bu terliklerde normal bir ayakkabıda bulunan bakteriden çok daha fazlası bulunur. Sahilde alacağınız duş ile daha çok artan bakteri sayısı 18 bini bulur ve bu bakteriler gün boyunca sizinle birlikte dolaşır.
Çok nadir olarak görülmesine rağmen uzun süreli giyildiğinde ayağı rahatsız ettiği için kemiklerde bir stres ve baskı oluşur. Oluşan bu baskı sonucunda da kemik çatlamaları görülebilir.

kadinveguzellik.com

Simit Tadında Poğaça

simit_tadinda_pogacaDünyanın en zengin mutfaklarından birisi olan Türk mutfağı birbirinden lezzetli tarifler ile dolu. Her yörenin kendine özgü bir lezzeti ve tarifi olduğu gibi bütün Türkiye’de de aynı lezzette yapılan yemekler var. İşte size geleneksel bir lezzet tarifi; Simit Tadında Poğaça

Malzemeler;
1 su bardağı ılık su
1 çay bardağı ılık süt
1 çay bardağı sıvı yağ
1 yemek kaşığı şeker
3 çay kaşığı tuz
Yarım paket yaş maya (10gr)
Aldığı kadar un
İçi için;
1 kase beyaz ve bir kase rendelenmiş kaşar peyniri
Bulamak için;
1 yemek kaşığı pekmez
1 çay bardağı soda
1 tabak kavrulmuş susam
Hazırlanışı;
Hamur için gerekli olan malzemeleri bir karıştırma kabında bir araya getirerek yumuşak bir hamur elde edinceye kadar yoğurun.
Çok küçük olmayacak şekilde bezeler oluşturun ve daha sonra yarım saat dinlendirin. Daha sonra bu bezeleri açın ve içerisine hazırladığınız harcı koyun, şekillendirin. İçlediğiniz poğaçaları pekmez ve soda karışımına batırdıktan sonra susama buladıktan sonra yağlı kağıt serdiğiniz fırın tepsisine yerleştirin. Daha sonra 200 derecede ısıtılmış fırında kızarıncaya kadar pişirin. Afiyet olsun…
kadinveguzellik.com

Sindirim Probleminin Çaresi Yoğurt

4Uzmanlar sindirim problemi çekenlerin yoğurt yiyerek bu rahatsızlıktan kurtulabileceklerini söylüyor.

Dünyanın en çok yoğurt tüketen ülkesi olarak yoğurtun faydalarından habersiziz. Yoğurtta bulunan proteinlerin vücudun direncini artıran ve sindirim sisteminin düzgün çalışmasını tetikleyen aminoasitlerden oluştuğunu söyleyen Yörsan Gıda Mühendislerinden Nilüfer Hakarayan özellikle çocukların gelişimleri sırasında bol bol süt ve yoğurt tüketmeleri gerektiğini anlattı.
Protein değeri bakımından en zengin besin maddesi olarak gösterilen yumurtadan sonra süt ve yoğurdun protein bakımından en zengin besin maddeleri olduğu kanıtlandı. Yumurta'nın alerjik oluşumlara neden olabileceği göz önünde bulundurulursa süt ve yoğurt tüketimi çocukların gelişimi açısından ilk sırada yer alır.
Sadece çocukların değil, yetişkinlerinde günlük beslenmelerinde yoğurt ve süte yer vermeleri gerektiğini söyleyen Nilüfer Hakarayan süt içmekte zorlananların bunu yoğurt ile telafi etmesi gerektiğini söylüyor. Sütte bulunan laktozların bazı kişilerde mide yanmasına neden olduğunu bu yüzden sindiriminde problem yaşadıklarını söyleyen Hakarayan bu kişilerin süt yerine yoğurt tüketmeleri gerektiğini vurguluyor.
 
kadinveguzellik.com

Dizi çılgınlığı bu yaştan sonra başlıyor


1Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) yaptığı araştırma, çocukların çizgi film izleme oranının kaç yaşından sonra büyük ölçüde azaldığını ve onun yerini dizi ve filmlerin almaya başladığını ortaya koydu.
 
Araştırmaya göre, 6-10 yaş arasındaki çocukların yüzde 94'ü, televizyon programları arasında çizgi filmleri tercih ederken, bu oran 11-15 yaş aralığında yüzde 50'ye düşüyor. Dizi-film izleme oranı ise 6-10 yaş arasında yüzde 44 iken 11-15 yaş arasında yüzde 77'ye çıkıyor.
TÜİK'in "Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanımı ve Medya" araştırmasına göre, 6-15 yaş arası çocukların yüzde 92,5'i her gün televizyon izliyor. Bu dönemde cocukların yüzde 49'u günde 2 saat, yüzde 39'u 3-4 saat, yüzde 11'i ise 5-8 saatini televizyon karşısında geçiriyor. İzlenen program türleri incelendiğinde çocukların çizgi filmler kadar dizilere de ilgi gösterdikleri ortaya çıkıyor.
Çocukların yüzde 72'si çizgi film izlerken, bunu yüzde 60 oranıyla film ve diziler takip ediyor. Eğlence, müzik ve yarışma programları izleyen çocukların oranı yüzde 49, spor programları izleyen çocukların oranı yüzde 23, belgesel, kültür, sanat gibi eğitici programları izleyenlerin oranı ise yüzde 20 olarak göze çarpıyor. Çocukların en az izlediği program türü ise yüzde 10 ile haberler.
Kız çocukları dizi, erkek çocukları spor programı izliyor
TÜİK'in araştırmasına göre 6-15 yaş grubundaki çocuklar arasında kızlar dizi ve filmleri, erkekler ise spor programlarını daha fazla izliyor. Dizi ve film izleme oranı erkeklerde yüzde 56 iken, bu oran kız çocuklarında yüzde 64'e çıkıyor. Spor programları izleme oranı ise kızlarda yüzde 6 iken erkeklerde yüzde 39'a yükseliyor.
Eğlence, müzik ve yarışma programlarını kızlar; belgesel, kültür, sanat programları ile çizgi film ve haber programlarını ise erkekler daha fazla seyrediyor.
Çizgi film izleme oranı 10 yaşından sonra büyük ölçüde azalıyor ve onun yerini diziler almaya başlıyor. 6-10 yaş arasındaki çocukların yüzde 94'ü, televizyon programları arasında çizgi filmleri tercih ederken, bu oran 11-15 yaş aralığında yüzde 50'ye düşüyor. Dizi-film izleme oranı ise 6-10 yaş arasında yüzde 44 iken 11-15 yaş arasında bu oran yüzde 77'lere kadar çıkıyor.
Erkekler spor, kızlar magazin okuyor
TÜİK'in araştırmasına göre, 6-15 yaş arasındaki 6 çocuktan 1'i her gün gazete ve dergi okuyor. Bu yaş grubundaki çocukların yüzde 48'i ise haftada en az 1 kez, yüzde 23'ü ayda en az 1 kez, yüzde 10'u ise iki üç ayda bir gazete okuyor. Erkek çocukları, gazetelerde spor yazılarını, kızlar ise TV, magazin ve eğlence türü yazıları okumayı tercih ediyor.
Erkeklerin yüzde 69'u spor, yüzde 37'si bilim ve teknoloji, yüzde 33'ü haber, yüzde 32'si komedi ve mizah yazıları, 24'ü magazin ve eğlence, yüzde 9'u gazetelerde köşe yazarlarını okuyor. Kız çocuklarının ise yüzde 55'i TV, magazin ve eğlenci programları, yüzde 35'i komedi ve mizah, yüzde 32'si kültür sanat, yüzde 31'i haber, yüzde 30'u bilim ve teknoloji, yüzde 14'ü köşe yazarlarını okumayı tercih ediyor.
Çocuklar gazetelere olduğu gibi dergilere de aynı ilgiyi gösteriyor. Çocukların yüzde 14'ü her gün, yüzde 37'si haftada en az bir kez, yüzde 32'si ayda en az bir kez, yüzde 16'sı da iki-üç ayda bir dergi okuyor. En fazla tercih edilen türlerin başında çocuk dergileri gelirken, bunu bilim ve teknik dergileri, spor ve sağlık dergileri, haber ve magazin dergileri ile zeka oyunları dergileri izliyor.


Kaynak: kadinveguzellik.com

LİMONLU KEK

Kek çeşitlerimize bir yenisini daha ekliyoruz. Limon aromalı nefis bir kek. Limon, bir keke, ancak, bu kadar yakışır diyeceğimiz bir tarif. Sizlerinde beğeneceğini tahmin ettiğimiz güzel bir tarif…
Malzemelerimiz :
* 4 adet yumurta,
* 1 su bardağı yoğurt,
* 1 çay bardağı sıvıyağ,
* 1 su bardağı toz şeker,
* 1 paket kabartma tozu,
* 1 paket vanilya,
* 3 su bardağı un,
* 1 adet limonun suyu ve rendelenmiş kabuğu.
Yapılışı  şöyle:
Bir kapta yumurtalar ile şekeri iyice çırpın. Üstüne, limon kabuğu rendesi, limonun suyu ve yoğurdu dökün. İyice çırpın.
Karışıma, sıvıyağ, vanilya ve kabartma tozunu ekleyin ve yine iyice çırpın.
Unu azar azar ve yedire yedire ilave edin, sürekli karıştırın.
Kek kalıbınızı ya da küçük fırın tepsinizi hafifçe yağlayın, içine kek hamurunuz dökün.
Önceden ısıttığınız 180 derece fırında yaklaşık yarım saat pişirin.
Kekin piştiğini kürdan batırarak analiz edebilirsiniz.


Mısır mücveri tarifi

Mısır mücveri tarifi

Malzemeler:misir_mucveri
2 adet yumurta
1 soğan
1 kutu mısır
2 kaşık un
su
tuz
Yapılışı:
Yumurtayı kırıyoruz. unu ,tuzu ve mısırı ekliyoruz. 1 çay bardağı su ile çırpıyoruz. 
Kaşıkla parçalar alıp kızgın yağda kızartıyoruz.

Karnıbahar kızartması

Karnıbahar kızartması

Malzemeler:karnibahar_kizartmasi_tarifi
1 orta boy karnıbahar
1 yumurta
yarım bağ maydanoz
1 çorba kasesi sarımsaklı yoğurt
pulbiber
karabiber,kekik,tuz
Yapılışı:
Karnıbahaları ufak ufak ayırıyoruz. Derin bir kaba yumurtayı kırıyoruz ve yoğurt hariç diğer bütün malzemeyi koyup harmanlıyoruz. Karnıbaharları harca bulayıp kızgın yağda kızartıyoruz. Sarımsaklı yoğurdu üstüne döküyoruz.Pulbiberle süsleyip servis ediyoruz.




Patates Salatası Tarifi


patates_salatasi
Malzemeler: (4 kişilik)
3 patates
4 salatalık turşusu
1 çay bardağı bezelye
1 kırmızıbiber
1 yemek kaşığı kuru nane
2 yemek kaşığı zeytinyağı Tuz Karabiber
Sosu için:
1 tatlı kaşığı hardal
2 yemek kaşığı mayonez 1 tatlı kaşığı yoğurt
3 yemek kaşığı zeytinyağı 1 yemek kaşığı susam
Yapılışı:
Patatesin kabuğunu soyup küp şeklinde doğrayın. Yumuşayıncaya kadar haşlayıp suyunu süzün. Geniş bir kaseye alıp tuz, karabiber, kuru nane ve zeytinyağı ekleyin. Kırmızıbiberin çekirdeklerini temizleyip küp şeklinde doğrayın ve patatese ekleyin. Turşuları ince doğrayıp bezelyelerle birlikte salataya ekleyin ve harmanlayın. Sosu için, hardal, mayonez, yoğurt ve zeytinyağını çırparak salatanın üzerine gezdirin. Susamları rengi dönünceye kadar kavurup sosun üzerine serpiştirin. Ilık servis yapın.